Çocuk ve Aile
Çocuk eğitiminde ailenin rolü her zaman en önde gelir. Çocuğunuzu iyi bir anaokuluna göndermeniz çok güzel bir adımdır ama,bu “eğitim” görevinizi tamamen okula devretmeniz anlamına gelmemeli.
Gerçekten günümüzde, anne babaların özellikle okul öncesi eğitim konusundaki önemli rollerinin yeterince farkında olmadıklarını görmekteyiz.Okul ve Aile ortamı arasında biraz benzerlik ve uyum miniklerimiz için çok faydalıdır.
Örneğin,okulda gün boyu arkadaşlarıyla ve öğretmeniyle hareketli ve ilgi dolu bir gün geçiren çocuk evde anne-babasının kısa süreli ilgisinden sonra birkaç oyuncak veya televizyonla başbaşa kalabiliyor.
Bizde bu bölümde,okulumuzun danışman psikologunun katkısıyla,bazen de konusunda uzmanlaşmış eğitimcilerin makalelerinden alıntı yaparak,anne-babalara faydalı olmaya çalışacağız.
Aşağıda, zaman zaman bir ebeveyn olarak kendinize güveninizin zayıfladığını ya da kafanızın karıştığını hissettiğiniz dönemlerde başvurabileceğiniz ve çocukların en temel ihtiyaçlarını karşılamanızda size yardımcı olacak altın kurallar yer alıyor:
1- Çocuğunuzun en önemli istek ve ihtiyaçlarından biri ona zaman ayırmanızdır.
Kısa, yoğun etkileşimler günlük rutinleri paylaşmanın yerini tutmaz. Bu nedenle, her gün kısa da olsa, sadece çocuğunuza ayıracağınız belirli sürelere ilave olarak, aile yaşamınızın günlük rutinlerini de çocuğunuzla paylaşmalısınız.
Örneğin çamaşırları makineye atmak; yıkanmış çamaşırları asmak; bulaşıkları yerleştirmek; yemek pişirirken, arabayı yıkarken, temizlik yaparken size yardımcı olması; birlikte alışverişe çıkmak; akraba, komşu ziyaretlerinde veya banka ya da postaneye giderken size eşlik etmesi, ailece yenen akşam yemekleri gibi…
Ayrıca kaybedilen zamanı maddi şeylerle telafi edemeyeceğinizi unutmamalısınız. Para yerine koyulabilir, ancak zaman asla geri getirilemez.
2- Mükemmel olmaya çalışmayın.
Anne-baba olarak elinizden gelenin en iyisini yapmaya gayret edin. Ancak kusurlarınız olabileceğini, zaman zaman hatalar yapabileceğinizi de kabul edin.Çocuğunuzun mükemmel bir anne-babaya değil, onu seven, koruyan ve kabul eden bir anne ile babaya ihtiyacı vardır.
Ayrıca herkesin hata yapabileceğini ve hataları hoş görebilmeyi bilmek ve bu hataları birer öğrenme fırsatı olarak değerlendirebileceğini anlamak, çocuğunuza verebileceğiniz paha biçilmez bir yaşam dersi olacaktır.
3- Çocuğunuz için söylediklerinizden çok yaptıklarınız anlam taşır. Uzun konuşmalar ve nasihatler nadiren akılda yer eder, oysa davranışlarınız etkili, net mesajlar verir.Örneğin çocuğunuzun dürüst ve şefkatli bir insan olmasını istiyorsanız, öncelikle siz dürüst ve şefkatli davranan biri olmalısınız.
4- Konuşmaya başlamadan önce çocuğunuzu dinleyin. Konuştuğunuz konu ne olursa olsun, siz ne kadar çok dinlerseniz, çocuğunuz da size o kadar çok şey anlatır. Elbette bu da karşılıklı konuşmanızın çok daha etkili ve anlamlı olmasını sağlar.
5- Özgüven ruh sağlığının temel taşıdır.
Çocuğunuz, yaşına uygun olmak kaydı ile kendi seçimlerini yapabilme ve kararlarını verebilme olanağını bulabilirse net ve sağlam bir özgüven duygusuna sahip olabilir.Örneğin, çocuğunuzun hatalı davranışlarını düzeltmeye çalışırken, ona iki doğru seçenek sunabilir ve bunlardan birini kendisinin tercih etmesine izin verebilirsiniz.
6- En etkin ceza, zamanında verilen, geçici olarak uygulanan ve çocuğun neyi, neden onaylamadığınızı anladığı cezalardır.
7- Çocuğunuz size bir soru sorduğunda, konu ne olursa olsun basit ve güvenilir bir cevap verin.
Ölüm, doğum,din,cinsellik ve benzeri zor konulardaki soruların uzun uzun açıklamalar gerektirdiğini düşünebilirsiniz. Ancak aslında çok fazla ayrıntı ve bilgi vermek, bir varil suyu bir bardağa doldurmaya çalışmaya benzer: Açıktır ki bu tür bir yaklaşım da kaynakların israf olmasına ve alıcının yorulmasına neden olur.Çocuğunuzun yaşına ve gelişim düzeyine uygun kısa, net ve doğru bilgileri vermeniz her zaman için yeterli olacaktır.
8- Yaşadığınız çevreye saygı göstermeyi günlük yaşamınızın önemli bir parçası haline getirin.
Siz kısıtlı kaynaklarımızı özenli ve doğru kullanırsanız, çocuğunuz da bunu öğrenecektir. Elbette ki bu da onun sağlıklı, mutlu ve uzun bir yaşam sürmesine katkıda bulunacaktır.
9- Çocuğunuz yaşamı içerisinde birçok kişi ile ilişki kuracaktır.
Arkadaşlar, öğretmenler, akrabalar, komşular ve belki de üvey anne-baba ya da kardeşler gibi farklı birçok kişi ile ilişkiler kuracaktır. Ancak tüm bu ilişkilerin arasında sizinle olan ilişkisinin her zaman eşsiz, özel ve kalıcı bir ilişki olacağını unutmamalısınız. Dolayısıyla sizin öncelikle bu ilişki içerisindeki rolünüze odaklanmanız en doğrusu olacaktır.
10- Çocuğunuz anne-babalığınızı ödüllendirmek zorunda değildir.
Anne-baba olmanın sağladığı tatmin duygusu Allah vergisidir. Zaman zaman bu tatmini hissetmekte zorlanıyorsanız, dünyanın en zor ve en önemli işine soyunduğunuzu unutmayın. Anne-babalık büyük mutluluklar, derin üzüntüler ve her şeyden de önemlisi büyük ve kalıcı bir tatmin içeren bir iştir.
PARILTI ANAOKULU
Psikolojik Danışmanlık Servisi
Yorumlar